Güneşli bir bahar günü, Tıp eğitimini de aldığı ve mezun olduğu Cerrahpaşa Tıp Fakültesi doğumhanesinde dünyaya gelmiş Cenk Eray Yıldız.. Tıp Fakültesini kazandığı ilk tanışma gününde hocasının “Sizler tanrının çırakları olacaksınız!” sözü onu çok etkilemiş ve 1997 Kasım ayında Kalp ve Damar Cerrahisi uzmanlık eğitimine başlamasında etkili olmuştur. Düşünün sihirli bir dokunuşla kalbi durduruyor problemi gideriyor sonra tekrar bir dokunuşla sağlıklı bir şekilde çalıştırıyorsunuz.. daha ötesi var mı.. Uzun ameliyatlar, nöbetler.. her gelen kuyruğunuza basıyor.. kalp ve damar cerrahisi ihtisasında hazır kıta komando gibisindir, her an her şey olabilir. Yıllar o kadar hızlı geçiyor ki.. Üniversite ortamlarında çalışmak akademik ruhun gelişmesine de fayda sağlar, bulaşıcı hastalık gibidir adeta. Akademi farklı bir kulvardır ve düşünülen bilimsel hipotezlerin çalışmalara dönüştürülmesidir. Bilimsel hipotez; niteliksel ve niceliksel bir bütünlüktür diye başladığı çocuk kalp ameliyatları ile ilgili bir bilimsel çalışması sözlü sunum ödülüne layık görülmüş ve yine aynı çalışmayla Hacettepe Tıp Fakültesinde girdiği Doçentlik sınavında başarılı olmuş, Kardiyoloji Enstitülü olmanın ayrıcalığını bir kez daha yaşamıştır.

Uzmanlık döneminde Amerika ve Almanya da kalp ve damarla ilgili kök hücre (Stem Cell Therapy) çalışmalarında, yapay kalp destek sistemleri ile ilgili çalışmalarda görev almıştır. İstanbulda ilk kez Yeditepe Üniversitesinde takılan yapay kalp destek cihazı uygulamasında cerrahi ekipte yer almıştır ve yapay kalp projesinde çalışmıştır. Kıbrıs Yakın Doğu Üniversitesi Kalp ve Damar Cerrahisinin kurulumunda görev alarak ekip olarak 35 açık kalp ameliyatına imza atmıştır. Bir akademisyenin görevi; “sadece ameliyat yapmak değil aynı zamanda bu vakalardan bilimin ışığında bilimsel çalışma da üretmek olmalıdır” kendisinin mesleki felsefesidir.

Erişkin ve çocuk kalp ameliyatları ile geçen 17 yılın ardından son 6 yıldır varis ve damar hastalıkları ve bunlara bağlı gelişen ayak bileği yaraları ile özel olarak ilgilenmektedir. Yerli ve yabancı akademik dergilerde 80 makale, kongrelerde 100 sözlü bildiri, 3 sözlü sunum ödülü, TKDC Derneğinde kalp ve damar cerrahisi yara bakımı çalışma grubu başkanlığı ve yara bakımı klavuz kitabında editörlük, bilimsel dergilerde hakemlik, perfüzyon sistemi yüksek lisans eğitmenliği, dernekte kongrede ilk kalp ve damarla ilgili kök hücre tedavileri sunumu ve İstanbul Üniversitesi Kardiyoloji Enstitüsünde ilk kez açık sternum (göğüs) ve cilt kesisi yaralarında VAC (negatif basınç vakum tedavisi) tedavi uygulamaları yaptığı görevler arasındadır. Yürütücülüğünü üstlendiği Aziz Sancar genetik merkeziyle ortak yaptığı “Kronik venöz yetersizlik (Varis) tanı ve takibinde kullanılmak üzere genetik (miRNA) biyobelirteçler” başlıklı çalışmayla ilgili patent başvurusu kabul edilmiş ve yine aynı çalışmayla Türkiye Doktorclub 2020 yılı en iyi cerrahi bilimler doktoru adayları arasında finale kalmıştır. İşte bir solukta 25 yılın özeti böyle.. Çölde bir kum tanesi misali insanlık için bir faydamız olduysa ne mutlu bizlere..

Saygılar sunarım. Kalın Sağlıcakla..

Doç. Dr. Cenk Eray Yıldız