Ayça Yıldırım kuramsal olarak köklü, terapide derine inmeye izin veren ve 100 yılı aşkın süredir kullanılan psikanalitik ekolü ve psikodramayı çalışmalarının pusulası olarak görmektedir. Danışanın onu terapiye getiren nedenini, danışanın yaşamıyla, geçmişiyle, duygusal, zihinsel, ruhsal ve bilinçdışı süreçleriyle bir bütün olarak değerlendirme yönelimindedir. Böylece yaşanılanın anlamını iki kişi birlikte ilk ya da ikinci görüşmeden itibaren belirlenen görüşme sıklığı ile terapinin güvenli ve koruyucu çerçevesi dahilinde keşfedeceklerdir. Bunun sonucunda bireyin yaşam kalitesi, kendini anlaması ve empati kapasitesi de artacak; hep yapmak istediğini söylediği fakat bilinçdışı çatışmalarından ötürü kendine izin vermediği ya da yapamadığı birçok konuda aktif bir rol alacaktır.
Bu çalışma prensibi kişinin kendini anlamada derin, zenginleştirici, kalıcı ve yapılandırıcı olacaktır.